HEPSİ GERİ DÖNÜYOR

Üç kişi kalan Hepsi grubunun gündeminde bir yıl boyunca gönüllü çalışacakları sosyal sorumluluk projesi ’Geri Dönüşüm’ var. Üçlü, Madame Figaro dergisine gazete kağıdından yapılmış kıyafetlerle poz verdi

Bale yapıyorlar, şarkı söylüyorlar, dans ediyorlar, bir ara dizi bile çevirdiler. Onlar, hiç durmuyorlar. Arada gittikleri spor ve şan derslerini de unutmamak gerek. Artık üç kişi olan
Hepsi grubu; Cemre, Yasemin ve Eren bu aralar 'Geri Dönüşüm Projeleri' ile meşgul.

* Kısa vadeli projelerden bahseder misiniz öncelikle?
Bir yıl boyunca 'Geri Dönüşüm Projesi'ne destek için çalışacağız. Bu yıl içinde birçok sosyal sorumluluk projesinde yer almak istiyoruz. Bunları yaparken de kendi projelerimizi kendimiz oluşturuyoruz. Albüm hazırlıkları da sürüyor tabii...

* Hayranlarınızın yaşları 13-25 arasında. Bu da sizlere ister istemez onlara örnek olmak gibi bir misyon yüklüyor...
Yasemin: Sadece onlar için değil; kendimiz için de en doğrusu olduğu için dikkat ediyoruz buna...
Cemre: Bu bizim için dezavantaj değil avantaj bence. Bu sayede bulunduğumuz ortamlara göre çok daha yalın kalıyoruz. Ailelerin ve insanların bizi koyduğu konumlara göre hareket etmek zorunda değiliz tabii ki. Bu bir seçim, ben bunu seçtim ve memnunum.
Eren: Her adımımıza dikkat etmeliyiz. Çünkü bu çocukların bir kısmı 2000 sonrası doğdu... Bu demek ki çok ötedeler, yapacakları çok şey var. Potansiyel patlaması diyebiliriz. Ne verirseniz, size onu beş katı geri verdikleri ve gelecek onların elinde olduğu için öncelikle onlara gerçek ve dürüst sevgiyi göstermeliyiz.

* Eurovision'a sizin katılmanız istense?
Yasemin: Harita üzerinden yapılan bir oylama sistemi var artık... Ondan pek düşünmüyoruz.
Cemre: O iş müziklerin yarışından çıktı harita yarışına döndü. Ama kızlar istesin ben yaparım.
Eren: Politik olmayacağını bilsek tabii ki isteriz. Müziğin ötesinde durumlar var orada. Ülkelerin içsel durumlarına göre karar alınıyor.

'KENAN'CIYIZ!
* Kimleri dinliyor, beğeniyorsunuz?
Yasemin: Kenan Doğulu, Yalın, Şebnem Ferah, Teoman, Mor ve Ötesi, Gripin, Sezen Aksu, MFÖ, Madonna, John Mayer, John Legend, Akon, Pink.
Cemre: Sezen Aksu, Kenan Doğulu, Nil Karaibrahimgil, Yalın, John Legend, John Mayer, Raul Midon'u seviyorum.
Eren: Jehan Bardur, Pinhani, Kenan Doğulu, Jamioquai, Stacey Kent, Beady Belle, Jill Scott, Nouvelle Vague...

SÜREKLİ BİRLİKTEYİZ
* Birlikte sahneye çıkmak istediğiniz yabancı bir müzisyen var mı?
Yasemin: Çok isim var. Justin var, Pink var... Var da var!
Cemre: Dolu, saymakla bitmez.
Eren: Justin Timbarlake ve Sting...

* Üçünüz birlikte mi yaşıyorsunuz? İş dışında da zamanı birlikte mi geçiriyorsunuz?
Yasemin: Öyle sayılır.
Cemre: Ben Yasemin'le beraber yaşıyorum. Eren'de arka evimizde ailesiyle kalıyor. Dolayısıyla hep beraberiz.
Eren: Pijamalarımla çat kapı yapıyorum.

* Özel hayatınızla pek gündeme gelmiyorsunuz. Bunu nasıl başarıyorsunuz?
Yasemin: Bunda başaracak bir şey yok. Dikkat ediyoruz sadece.
Cemre: Bulunduğumuz konum gereği dikkatli yaşıyoruz.
Eren: Medyatik hareketlerimiz yok. Kendi halinde takılan, her yere giden, eğlenen, gezen insanlarız. Çekseler bile ortada bir şey yok ki...

SPOR YAPARKEN BEYNİM AÇILIYOR
* Düzenli spor yapıyor musunuz?
Yasemin: Evet, yapıyorum. Aslında bu aralar spor salonuna pek gitmiyorum. Onun yerine yüzüyorum. Cemre: Spor yapıyorum tabii ki. Dans antrenmanları da var. Onun dışında yüzme, dalış vs...
Eren: Haftada dört gün spordayım. Çok seviyorum orada olmayı. Mutluyum ve orada beynim açılıyor. Pilates ve yoga derslerine de katılıyorum.

ÜÇÜMÜZ DE QUİCKSİLVER DELİSİYİZ!
* Modayla aranız nasıl?
Cemre: Beğendiğim şeyi alırım. Markası, stili çok önemli değil. Girdiğim ortama göre bir kıvam bulurum. Özel hayatımda çok sade giyinirim ama çekimlerde Ceyda Balaban ve Fatoş Suda'nın yardım ettiği oluyor. Onun dışında kıyafetler hep kendi tercihlerimiz.
Eren: Günlük hayatımda o günkü mood'uma danışıyorum. Ama bütün Hepsi işlerinde Ceyda Balaban var. Bizi en iyi anlayıp ifade edebilen kişi. Bütün bunların yanında Quicksilver favorimiz. Üçümüz de Quicksilver delisiyiz!

* İleride kendinizi nerede görüyorsunuz?
Cemre: Yönetmen olmayı çok isterdim. Çıraklıktan başlamayı düşünüyorum. Alttan alttan çalışmalarım sürüyor...
Eren: Kendi yolumda doğrusu-yanlışı olmadan yürürken, koşarken, dururken...

MÜZİKTE YER TUTTURAN KENDİNİ TEKRAR EDİYOR
* Müzik piyasası hakkında ne düşünüyorsunuz?
Yasemin: Konserlerde ses kısmak ya da saat 24'ten sonra sahneden inmek gibi şeyler olduğundan, müzik yapan insanların rahatı bozuluyor diye düşünüyorum.
Cemre: Müzikte çok ilerleme olduğunu düşünmüyorum. Bence bir yer tutturanlar devamlı kendilerini tekrar ediyorlar. Tutturamayanlar ise bir önceki imaj ve müzikten tamamen sıyrılıp sonra da 'Bu albümde kendimi buldum' şeklinde açıklamalar yapıyorlar. Ama tüm bu curcunada işini iyi yapanların sayısı bir elin parmaklarını bile geçmez.
Eren: Türkiye'de müzik piyasası ilerlemeye açık bir bünye değil. Yıllardır aynı şeyler seviliyor. Farklı bir sound girdiği zaman yadırgamalar başlıyor. Ben farklı bir şeylerin arayışındayım. Mesela Kenan Doğulu'nun son albümündeki sound Türkiye ortalamasının dışında ve farklı. Çok severek dinliyorum.